Cinci hocalar fena vurgun yapmış

Hatayın İskenderun İlçesinde cinlerin koruduğu küpler dolusu altınları çıkarma vaadiyle dolandırıcılık yaptıkları iddia edilen 5i tutuklu 13 sanığın, aralarında eski milletvekili ve işadamlarının da olduğu 5 kişiyi toplam 2 milyon 272 bin dolar çarptığı iddiasıyla yürütülen soruşturmanın savcılık iddianamesi hazırlandı.

Cinci çetenin ele başı olduğu öne sürülen 54 yaşındaki Nevzat Açıkgöz için dini inanç ve duygularının istismarı suretiyle dolandırıcılık ve bu suça teşebbüs, suç işlemek amacıyla örgüt kurmak suçundan 41 yıla kadar hapis cezası istendi. Diğer sanıkların da 2-41 yıl arasında değişen sürelerde hapisle cezalandırılması talep edildi.

ESKİ VEKİL ŞİKAYETÇİ OLUNCA OYUN BOZULDU

İskenderun Emniyet Müdürlüğü ekipleri, CHPnin 23üncü Dönem Hatay Milletvekili Abdulaziz Yazarın dolandırıldım şikayeti üzerine başlatılan araştırma ile birlikte akıllara durgunluk veren dolandırıcılık olarak tanımlanan İskenderundaki cinci hoca olayı patlak verdi. Geçen nisan ayında çalışmasını tamamlayan Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şube Müdürlüğü ekipleri, özel harekat timlerinin de destek verdiği operasyon düzenledi. Karaağaç ve Nardüzü beldelerindeki düzenlenen operasyonda, 15 kişi gözaltına alındı. Baskın yapılan evlerdeki aramalarda, sahte tarihi eser parçaları, tarihi eser aramakta kullanılan malzemeler ele geçirildi. Sorgularının ardından adliyeye sevk edilen şüphelilerden Nevzat Açıkgöz, Abdulkerim Köroğlu (39), Akın Yolcu (27), Vedat Saçan (47) ve Mehmet Uysal (26) tutuklandı. 10 şüpheli ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

İNANILMAZ OLAYLAR İDDİANAMEDE

Sanıkların, bazı evlerin bahçelerine önceden küp yerleştirdikleri, bu yolla inandırıcılık sağladıkları, sonradan çeşitli bahaneler öne sürerek işin tamamlanamadığına ilişkin örnekler, iddianamede yer aldı. Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı, olayla ilgili 22 sayfalık iddianame hazırladı. Şüphelilerden 2si hakkında takipsizlik kararı verildi. 5i tutuklu 13 sanık hakkında hazırlanan iddianame İskenderun 2nci Ağır Ceza Mahkemesinde kabul edildi.

İddiaamede cinci çetenin ele başı olduğu öne sürülen Nevzat Açıkgöz için dini inanç ve duygularının istismarı suretiyle dolandırıcılık ve bu suça teşebbüs, suç işlemek amacıyla örgüt kurmak suçundan 41 yıla kadar hapis cezası istendi. Diğer tutuklu sanıklar Abdulkerim Köroğlu, Akın Yolcu, Vedat Saçan ve Mehmet Uysal ile tutuksuz 8 sanığın 2-41 yıl arasında hapsi talep edildi.
İddianamede cinci çetenin Kuran-ı Kerim, toprak küp, mum, beyaz bez, karton koli, pamuk, kazma, kürek, koyun ve tütsü kullanarak mizansenler oynayıp, kurbanlarını toprağa gömülü altınları cinlerin koruduğuna, cinleri uzaklaştırmak için başka ülkelerden çok pahalı tılsımlı tütsüler gerektiğine inandırarak paralarını alıp, dolandırdığı öne sürüldü.

KİMLERİN CANI YANDI?

Cinci çetenin tuzağına düşenler arasındaki CHPnin 23üncü Dönem Hatay Milletvekili Abdulaziz Yazarın 1 milyon 520 bin dolar, Bedi Gümüşün 407 bin dolar, işadamı Nuri Üysen ve ortağı Sait Denizin 325 bin dolar, Zeki Asmanın 20 bin dolar çarpıldığı iddianameye yansıdı. Aksarayda kuyumculuk yapan Yalçın Akbaşın benzer şekilde dolandırılmak istendiği, ancak bu kişinin şüphelenmesi üzerine tezgahın işlemediği belirtildi.

NASIL DOLANDIRDILAR?

İddiaya göre cinci çete, 2008den itibaren kurbanlarını seçip, kurguladıkları oyunlarla dolandırıcılık yaptı. Çete ilk olarak emlakçı Zeki Asma ile arsa satın alma bahanesiyle iletişime geçti. Çete lideri Nevzat Açıkgöz, sohbeti ilerletip, emlakçı Zeki Asmanın evinin altında küpler dolusu altın olduğuna inandırdı. Nevzat Açıkgöz, bu altınları cinlerin koruduğunu, ev sahibinin izni olmadan çıkartılamayacağını söyledi. Çetenin bazı üyeleri emlakçıyı evde oyalarken, diğerleri bahçede bir çukur kazdı ve bir miktar altın bıraktı. Daha sonra emlakçıya bu altınlar gösterildi. Ancak cinlerin uzaklaştırılması için Bahur dedikleri bir tütsü gerektiğini, bunun Suriyede satıldığını söyleyip, para istedi. Anlatılanlara inanan emlakçı Zeki Asma, çete üyelerine 20 bin dolar verdi. İki gün sonra Nevzat Açıkgöz, Zeki Asma ile altınları çıkarmak için evin içine girdi. Bu sırada bir patlama oldu ve Nevzat Açıkgöz, emekleyerek evden kendini dışarı attı. Kendisini cinlerin çarptığını söyleyip, aceleyle ayrıldı. Daha sonra emlakçı altınların akıbetini sorduğunda Nevzat Açıkgöz, “Sen delisin” diyerek bu kişiyi tanımadığını söyledi.

CİNLER KARNINDAN YARALADI

Cinci çete, 2012nin şubat ayında ikinci kurban olarak seçtikleri Bedi Gümüşle Arsuz Beldesindeki yazlığını satın alma bahanesiyle iletişime geçti. Ele başı Nevzat Açıkgöz, yine evin altında cinlerin koruduğu küpler dolusu altın olduğunu anlatıp, Bedi Gümüşün rızası olmadan bu altınların çıkarılamayacağını belirtti. Nevzat Açıkgöz, Bedi Gümüşe Kuranı Kerime el bastırıp, kimseye bir şey anlatmaması için yemin ettirdi. Altınları çıkarmak için yine Bahur tütsüsü gerektiğini söyleyip, para istedi. Bu yalanlara inanan Bedi Gümüş, çete üyelerine 27 bin dolar verdi. Daha sonra evin bahçesinde kazılan çukurda iki adet küp gösterilip, bunların altın dolu olduğu anlatıldı. Ardından çete üyeleri, cinlerin uzaklaştırılması için Gasil denilen tütsü gerektiğini söyleyip, yine para istedi. Bedi gümüş, 53 bin dolar daha verip, altınlara kavuşmanın hayallerini kurdu. Senaryonun sonunda çukurdan çıkartılan ve içi altın dolu olduğu söylenen 6 karton kutu evin içine taşındı. Nevzat Açıkgöz, herkesi evden çıkartıp, cinlerle konuşacağını söyledi. Bir süre sonra Nevzat Açıkgöz, karnını tutarak telaşla evden çıktı. Karın bölgesinde kana benzeyen kırmızı renkli sıvı akan Nevzat Açıkgöz, cinlerle kavga ederken yaralandığını söyledi. Sonraki zamanlarda da Bedi Gümüşten benzer bahanelerle 120 bin, 130 bin ve 77 dolar alındı. Toplamda 407 bin dolar veren Bedi Gümüşe cinlerle baş edilemediği anlatıldı ve bu işten vazgeçildiği söylendi. Yaşadıklarından çok etkilenen Bedi Gümüş, olaydan sonra kimseye bir şey anlatmadı.

ALTINLARI ALLAHIN YERALTI ASLANLARI KORUYOR

Cinci çete, 2012nin haziran ayında CHPnin 23üncü Dönem Hatay Milletvekili Abdulaziz Yazarı tuzağa düşürmek için harekete geçti. Otomotiv şirketi bulunan Abdulaziz Yazarın Karaağaç Beldesinde satılığa çıkardığı evin bahçesinde gömülü altın olduğunu, cinleri kastederek bunları Allahın Yeraltı Aslanları koruyor yalanını söyledi. Buna inanan Abdulaziz Yazar, evin satışını durdurdu. Çete üyeleri, kimseye bir şey anlatmaması için Abdulaziz Yazarı Kuranı Kerime el bastırıp, yemin ettirdi. Sonraki günlerde dualar okunarak evin bahçesinde bir çukur açıldı. Bu çukur mumlarla aydınlatıldı. Abdulaziz Yazara çukurun içinde üç adet küp gösterildi. Cinlerin toplam 12 küp dolusu altın getireceği anlatıldı. Abdulaziz Yazardan cinleri uzaklaştırmak için Bahur parası istendi. Abdulaziz Yazar 170 bin doları çeteye teslim etti. Daha sonra Nevzat Açıkgöz ve elemanları 12 küp dolusu altını cinlerin getirdiğini, bunları 12 kutu ve 12 bez torbaya koyduklarını söyleyip, eve taşıttı. Ancak bu kez de cinlerin uzaklaşmadığı yalanı uyduruldu. Ardından cinleri kovmak için gereken Gasil tütsüsü satın almak için Abdulaziz Yazardan 350 bin dolar alındı. Sonraki günlerde de planladıkları mizansenleri oynayan cinci çete, Abdulaziz Yazardan farklı zamanlarda 400 bin dolar, 500 bin dolar ve 100 bin dolar daha para aldı. Bu oyunun sonunda da çete üyeleri kendilerini cinlerin çarptığına inandırıp, Abdulaziz Yazarı oyalamayı sürdürdü. Toplamda 1 milyon 520 bin dolar dolandırıldığını anlayan Abdulaziz Yazar, polise gidip, şikayetçi oldu.

ALTIN KUTULARINDAN BEZ PARÇALARI ÇIKTI

Cinci çete, Abdulaziz Yazarı kandırdığı günlerde, İskenderunda belediye başkan aday adayı da olan ve AVMlere arsa satışları ile tanınan işadamı Nuri Üysen ve yardımcısı Sait Denize de tuzak kurdu. Çete lideri Nevzat Açıkgöz, Nuri Üysenle yaptığı görüşmede Müftüler Köyündeki evinin bahçesindeki kıyısı ağacının dibinde gömülü küplerde altın olduğunu anlattı. Cinci çete üyeleri, daha sonra Nuri Üysenin yardımcısı Sait Denizle köydeki eve gitti. Buradaki kayısı ağacının altı kazıldı. Sait Denize çukur içinde ağzı kapalı üç adet küp gösterildi. Çete lideri Nevzat Açıkgöz, Sait Denizi burada 72 küp ve bir sandık içinde altın olduğuna inandırdı. Sait Deniz, yaşadıklarını patronu Nuri Üysene anlattı. Nuri Üysen, bunun bir ilizyon olabileceğini söyleyip, tereddüt etti. Ancak Sait Deniz, cinlerin uzaklaştırılması için gereken Bahur parası olarak patronundan 325 bin dolar istedi. Nuri Üysen, bu parayı yardımcısının hesabına havale etti. Sait Deniz de parayı çeteye verdi. Daha sonra çete üyeleri Nuri Üysen ve Sait Denizle birlikte köydeki eve gitti. Önceden açılan çukurun yanındaki içi dolu 6 adet karton kutu çete elemanları ve tuzağa düşürülen ikili tarafından evin bodrumuna taşındı. Çete lideri Nevzat Açıkgöz, küplerin temizlenmesi için tılsımlı su gerektiği yalanını uydurup, 1 milyon dolar istedi. İşadamı Nuri Üysen, bu parayı vermeyi reddetti. Bunun üzerine çete lideri Nevzat Açıkgöz, olayı 15 kişinin duyduğunu öne sürüp “Bu işten artık hayır gelmez, bu küpleri geri göndermem lazım” dedi. Daha sonra sözde içi altın dolu küplerin konulduğu bodrumun önünde koyun kestirip, bir hafta eve kimsenin yaklaşmamasını isteyerek, ayrıldı. Nuri Üysen ve Sait Deniz, daha sonra gittikleri evin bodrumunda boş kutular içinde pamuk, bez parçaları gördü. Çete lideri ve elemanlarını telefonla aradı ancak hiçbirine ulaşamadı.