Yasak Elma 157. Bölüm tanıtımı neler yaşanacak

Yasak Elma 157. Bölüm tanıtımı neler yaşanacak

Yasak Elma 157. Bölüm Fragmanı izle Yasak Elma Son Bölüm Fragmanı seyret Yasak Elma 157. Bölüm tanıtımı neler yaşanacak

Yasak Elma 156. Bölüm özeti Kumru’nun yalanları Caner’i şüphelendirir. Yıldız ise Ender ve Doğan’la uğraşmaya devam eder. Ender, Zeynep ve Engin’in nişanlanmasının yalan olduğunu ispat edecektir

Serkan Rutkay Ayıköz sorularımızı yanıtladı!
“YASAK ELMA’DA ROL ALMAK BANA EVİ İFADE EDİYOR”

Tam 6 sezondur başarısını kanıtlamış, keyifle izlenmeye devam eden bir dizide oynuyorsunuz. Bu dizide rol almak size ne ifade ediyor?

Bu dizide rol almak bana evi ifade ediyor. Altı sezondur her başlangıçta sanki ikinci evime gelip başlıyormuş hissi gerçekten bir daha zor karşılaşacağım bir duygu. Ayrıca kendiyle dahil dalga geçebilen bir yapıda olmak insana oynarken müthiş bir özgürlük veriyor…

Yasak Elma başladığından bu yana birçok konuda evrildi fakat hep aynı kalan tek bir şey var, o da: Entrika! 🙂 Sizce dizinin bu denli sevilmesinin başlıca sebebi bu mu?

Bu dizinin sevilmesinin başlıca sebeplerinden biri tabii entrika fakat benim düşünceme göre bunun yanında komedinin olması ve bunun dozunun sezonlar geçtikçe artması da insanların diziyi kabullenmesinde baya etkili oldu. Seyircimiz bizi izlerken, kafasını boşaltıp günlük hayattan uzaklaşıyor ve az da olsa nefes alıyor. Bu çok kıymetli bizim için…

Bugüne kadar Yasak Elma’yı hiç izlememiş birisine baştan izlemesini önerir misiniz ve neden?

Evet baştan izlemesini öneririm çünkü sezonlar geçtikçe tüm karakterler açılıp, bambaşka durumlar ve olayların içinde kalıyor. Zaten sırf ilişki ağacını oturtmak için bi baştan bakılması gerekiyor 🙂

Yıllar boyu aynı seti paylaştığınız oyuncular var, aslında çok büyük bir aile oldunuz. Siz sette en çok kiminle anlaşıyorsunuz ve Yasak Elma ailesi hakkında neler söylemek istersiniz?

Barış Aytaç’la beraber okuduk aynı okulda. Melisa Doğu da bizim okuldan ve ben ilk geldiğimde bu insanların olması beni çok rahatlattı. Yıllar içinde Eda, Şevval, Sevda, Onur ve sayamayacağım kadar çok oyuncu arkadaşımla hep güzel anılarımız oldu. Ama herkesin yanı sıra Barış’la Zeki-Metin gibi hep beraber olduğumuz için en çok sahnede paslaştığım ve anlaştığım o diyebilirim.

Dizide canlandırdığınız Emir karakteri aslında Yıldız’ın Bursa’dan çocukluk arkadaşı. 6 sezondur da büyük destekçisi ve her koşulda yanında 🙂 Özel hayatınızda da böyle arkadaş canlısı mısınız?

Özel hayatımda da dost bildiğim insanların her daim yanında olurum. Ne şanslıyım ki onlar da hep benim yanımda. Seçtiğim ailem oldukları için iyi ki varlar…

“EMİR’İN EN HOŞUMA GİDEN YANI; ARTIK HİÇBİR OLAYA ŞAŞIRMAMASI.”

Emir’in ilk bölümlerden bu yana nasıl bir değişime uğradığını düşünüyorsunuz?

Emir ilk geldiğinde Bursa’dan gelmiş hafif çapkın, saf ve komik bir delikanlıydı. Seneler içinde de tüm bu entirikanın içinde büyük dersler alarak, artık daha ayık olduğunu söyleyebilirim. Ve en hoşuma giden artık neredeyse hiçbir olaya şaşırmaması. Görmediği şey kalmadığından olsa gerek 🙂

Emir ve Caner – Yasak Elma’nın efsane ikilisi 🙂 Siz onların arkadaşlıklarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bu bir Karagöz-Hacivat ilişkisi ve birbirimizden güç alarak üretiyoruz. Herkesle yakalanamayacak sahnede karşılıklı saygı gerektiren bir ilişki. Dostlukları da sarsılmaz bir biçimde, sezonlar boyunca pekişerek kardeşlik oldu diyebilirim. Hatta geçen bölümlerde Metin Akpınar’ın Zeki Alasya ve kendisi için söylediği “Yarin yanağı dışında her şeyi paylaştık “ lafını kullandım. Benim hissim, düşüncem bu dostluk için budur…

“ASLINDA BÜTÜN MESELE YETENEKTEN ÇOK, SAHİP OLDUĞUNUZ YETENEĞİ İŞLEMEK”

Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuarı Güzel Sanatlar Tiyatro Bölümü mezunusunuz. Oyuncu olmak isteyen kişilerin eğitim almasının şart olduğunu düşünüyor musunuz? Yetenek mi daha önemli, eğitim mi yoksa genel olarak şanslı olmak mı?

Okul konusunda birçok değişken olduğunu düşünüyorum. Birlikte girdiğiniz sınıf arkadaşlarınız ve aranızdaki uyum 4-5 senelik macerayı şekillendiriyor aslında. Oyunculuk için okul veya birkaç uzun süreli workshopun yeterli olduğunu dişünüyorum. Aslında bütün mesele yetenekten çok, sahip olduğunuz yeteneği işlemek ve kullanmayı öğrenmek. Bunun için de mutlaka bir dış göz gerekiyor. Alaylı veya okullu olmaktan ziyade, böyle bir zihin yapısıyla bu işi yapmanın daha faydalı olacağını düşünüyorum. Şansta enteresan bir şekilde size arada denk gelen durumlara hep hazır olma halinize göre artıp, azalan bir şey bence. Şansa her zaman açık olmak için hazırda ve formda beklemeli bir oyuncu. Kendi varoluşunu da ortaya koyarsa şans yanında olacaktır ama en önemlisi kendine inanmak ve kimseye aldırmadan ısrar etmek…

Yıllar boyunca aynı karakteri canlandırdıktan sonra, hayalini kurduğunuz bambaşka bir karakter var mı? Bundan sonraki projelerinizde nasıl birini canlandırmak istersiniz?

Evet, açıkçası çok fazla hayalini kurduğum karakter var. Bunlardan ilki çok karanlık, sınırlarda dolaşan hatta onları geçen ve geçerken farkında olup bundan haz alan bir antikahraman veya kötü adam. İzleyende sevgi ve nefreti aynı anda uyandıran karakterlere hep zaafım olmuştur.

Geçtiğimiz 1 Kasım sizin için önemli bir gündü 🙂 Tiyatro oyununuz “Mahkumlar” ilk defa Moda Sahnesi’nde izleyiciyle buluştu. İlk geri dönüşlerden memnun musunuz?

Evet, geçtiğimiz 1 Kasım T1 Yapım Sanat için çok önemliydi ve prömiyerimizi sonunda gerçekleştirdik. Çok uzun zamandır (okuldan sınıf arkadaşlarım Yunus Emre Terzioğlu, Doğaç Yıldız ve Tanıl Yöntem’le kurduk tiyatromuzu ve bu bizim 20‘li yaşlarımızdaki hayalimizdi) çalıştığımız, aklımızı gönlümüzü verdiğimiz bir işin gerçekleşmesi bizim için çok kıymetli. İnsanlardan güzel dönüşler aldık, özellikle her bir karakterin derinliği, oyunun süresi ve ritmi, aramızdaki ilişkilerin gerçekliği konusunda güzel dönüşler aldık.

Peki tiyatroyu izlemeye gidecek olan izleyicileri neler bekliyor? Sizi nasıl bir karakterde izleyecekler?

Oyunu izlemeye gelecek seyircileri 5 farklı karakterin değişimi aralarındaki ilişki, neden hapse girdikleri, pişmanlıkları ve en derin sırları bekliyor. Tüm bunlar olurken mahkumların aralarındaki eğlencede oyunun tonunu dengeliyor. Benim karakterim aralarındaki en baskın ve sert olanı. İsmi de Özgür. Daha fazlası için bekliyoruz spoiler olmasın

Tiyatro oyununun afişi de bir hayli dikkat çekici. Nasıl bir mesaj barındırıyor?

Afişi, grafiti sanatçısı Furkan Nuka Birgün tasarladı. Hapishane müdürü kadına taktıkları lakaptan yola çıkarak bir afiş hazırladı kendisi. Oyunu izledikten sonra daha fazla anlam ifade etmesi hoşuma gidiyor. Böceğin boyun kısmındaki tespih benim karakterim Özgür’e ait ve gövdesinin içinden görünen borular da oyunda kullandığımız enstrüman pipe drum’a ait.

Sizin bugüne kadar izleyip, etkisinde kaldığınız ve en çok beğendiğiniz tiyatro oyunu hangisi?

Çok fazla oyun var ama sanırım en etkilendiğim Berkun Oya’nın “Güzel Şeyler Bizim Tarafta” adlı oyunu. Hala bazı tiradlarını ve repliklerini hatırlarım. Uzun süre oyunu düşünmüştüm çıktıktan sonra.

“KÜÇÜK ARA TATİLLER BENİ YENİLİYOR.”

Dizi setinden ve tiyatrodan kendinize vakit kalıyor mu? Neler yaparsınız boş zamanlarınızda?

Boş zamanlar provalarımın bitimiyle kalmaya başladı. Yine tiyatronun repertuarıyla, sonraki oyunlar ve hatta filmlerle ilgileniyorum. Dostlarımla iş yaptğım için hem eğlenip, hem çalışabiliyoruz. Bir de vaktim varsa yol yapıp, bir yere gitmeyi çok severim. Beni tamamen yeniliyor o küçük ara tatiller…

Son olarak yılbaşına yaklaşırken, yeni yıldan en büyük dileklerinizi ve yeni yıl hedeflerinizi dinlemek isteriz 🙂

Yeni yıldan barış, adalet, anlayış ve herkes için sevgi saygı istiyorum.

Yasak Elma Yeni Bölüm Fragmanı

Alternatif link: Yasak Elma 157 Bölüm Fragmanı

BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.